Dünyanın farklı bölgelerindeki farklı halklar için tarihin çok farklı biçimde geliştiğini hepimiz biliyoruz. Sonuncu Buzul Çağı'nı izleyen 13.000 yılda dünyanın bazı bölgelerinde metal aletiere sahip olan okuıyazar sanayi toplumlan ortaya çıktı, buna karşılık başka bölgelerinde okuıyazar olmayan, çiftçtlikle uğraşan toplumlar, daha başka bölgelerindeyse taş aletler kullanan, avcılık yaparak ve yaban yiyecekler toplayarak geçinen toplumlar vardı. Bu tarihsel eşitsizliklerin uzun gölgelerini bugünkü dünyamızda da gözlemliyoruz, çünkü metal aletleri olan okuıyazar toplumlar öteki toplumlar üzerinde üstünlük kurdu ya da onlan yok etti. Bu farklılıklar dünya tarihinin en temel olgusudur ama bunların nedenleri belirsiz ve tartışmalıdır.
Bana bu farklılıkların nedeniyle ilgili düşündürücü soru 25 yıl önce çok basit ve kişisel bir soru olarak sorulmuştu. 1972 yılının Temmuz ayında tropik bir ada olan Yeni Cine 'de deniz kıyısında yürüyordum. Bir biyolog olarak kuşların evrimini incelediğim yerdir Yeni Gine. Yali adında müthiş bir yerli siyasetçiden söz edildiğini duymuştum, o günlerde o bölgede dolaşıyormuş. Bir rastlantı sonucu o gün Yali ile ikimiz aynı yöne doğru yürümekteymişiz. Yali arkarndan yetişti. Bir saat birlikte yürüdük ve bir saat boyunca konuştuk. Yali insanları etkileme gücü olan, enerj i saçan biriydi. Gözlerinin parlaklığı gözlerinizi kamaştırırdı. Büyük bir özgüvenle kendinden söz etti ama aynı zamanda derin bir merakı yansıtan pek çok soru sordu, büyük bir dikkatle dinledi. Sohbete o günlerde Yeni Gine 'de herkesin zihnini meşgul eden bir konuyla başladık -çok hızlı gelişen siyasal olaylar. O günlerde, Yali'nin ülkesinin bugünkü adını kullanırsak, Papua Yeni Gine, Birleşmiş Milletler'in bir kararı uyarınca hala Avustralya yönetimi altındaydı ama bağımsızlık rüzgarları esmeye başlamıştı. Yali bana yerli halkı kendi kendilerini yönetmeye hazırlamaktaki rolünü anlattı.