KitabYurdu » Kitab » Roman » Yasunari Kavabata – Uykuda Sevilen Kızlar


Şeçilmişlər Yasunari Kavabata – Uykuda Sevilen Kızlar

ADI:
Uykuda Sevilen Kızlar
REYTİNQ:
  • +36
MÜƏLLİF:
JANR:
DİL:
FORMAT:
ÇAP İLİ:
-
ÖLÇÜSÜ:
92 KB
Randevucu kadın yaşlı Egushi'ye şu öğütleri verdi:
 — «Sonra, soğuk şakalar yapmaya da kalkışmayın, çok rica ederim I Parmaklarınızı uyuyan kızın ağzına sokayım filân demeyin! Yakışık almaz bu!»
 Birinci katta topu topu iki oda vardı : Bunlardan sekiz hasırlık olanında Egushi ile kadın konuşuyorlardı, öteki de bitişikteydi, bir yatak odası olmalıydı herhalde. Egushi'nin geçerken gördüğü giriş katına gelince, ilk bakışta salon yoktu burada, bu yüzden otel denemezdi bu eve. Buranın otel olduğunu gösteren hiç bir levha da yoktu zaten. Bu evin esrarlı hali de böyle bir açıklamaya engel olsa gerekti. İçeride en ufak gürültü duyulmuyordu. Sürgülü kapıda kendisini karşılayan, şu anda konuştuğu kadının dışında hiç bir canlı yaratık görmemişti. Egushi'nin buraya ilk gelişiydi, kadının patron mu, ya da işçi mi olduğunu anlayamamıştı. Ne olursa olsun, ziyaretçinin gereksiz sorular sormaması daha iyi olacaktı herhalde.
 Kadın kırk yaşlarında vardı, ufak - tefekti, sesi gençti, bundaki ton değişikliklerini de isteyerek hafifletiyordu sanki. İnce dudaklarını aralamadan kımıldatıyor, karşısındaki adamın yüzüne bakmaktan kaçmıyordu. Kapkara gözbebeklerinde ötekinin kuşkusunu gideren, hatta sakin bir içtenlik vardı daha çok : O da kendi bakımından hiç bir kuşku duymuyordu sanki. Mangalın üzerindeki ibrikte su kaynıyordu. Çayı demlemek için kadın bu sudan kullanmıştı. Hem cinsi, hem demleniş tarzı bakımından dikkati çeken; böylesi yerde ve böylesi durumda gerçekten şaşırtıcı olan bu çay, yaşlı Egushi'yi gevşetmişti. Duvardaki - Japonların tokama diye adlandırdıkları - oyukta, Kawai Gyokudo'nun fırçasından çıkma bir resim asılıydı. 'Bir kopya olmalıydı bu herhalde, güzün sıcak renklerine bürünmüş bir dağ manzarasını gösteriyordu. Bu sekiz hasırlık odanın alışılmadık, beklenmedik bir şeyler gizlediğini gösteren hiç bir belirti yoktu.
 Kadın :. «Kızı uyandırmaya kalkışmayın,» diye yineledi. «Uyandırmak için ne yapsanız gözlerini açmıyacaktır hiç... Çok derin uykudadır, hiç bir şeyin farkında olmaz. Kız deliksiz bir uyku çeker çünkü ve baştan sona hiç bir şeyi bilemez. Geceyi kimle geçirdiğini bile, hatta... Onun için hiç merak etmeyin.»
 Yaşlı Egushi'nin zihninden çeşitli kuşkular geçti ama hiç birini açığa vurmadı.
 — «Güzel kızdır! Buraya da çok seçkin müşterileri alırız zaten...»
 Egushi gözlerini başka yere çevirmiş olmak için kol saatine baktı.
 — «Saat kaç?»
 — «On bire çeyrek var!»
 — «O kadar olmuş demek! Yaşlı baylar erken yatıp erken kalkarlarmış. Kız da hoşunuza giderse...»
 Kadın böyle diyerek kalktı, bitişik odaya açılan kapının anahtarını çevirdi. Solak mıydı ki? Kesin olan şu ki, sol elini kullanmıştı. Bu ayrıntı önemsizdi ama kadının anahtarı çevirirken yaptığı bütün hareketleri izleyen yaşlı Egushi, soluğunu tuttu. Kadın kapının aralığından başını eğmiş, öbür odanın içine bakıyordu. Bitişik odaya böyle bakmak âdetiydi herhalde, arkadan görünüşünde de olağanüstü hiç bir taraf yoktu ama Egushi acayip buldu onu. Kemerinin fiyongunda garip bir kuş tasviri vardı. Bu sadeleştirilmiş kuş tasvirine niçin gerçekçi gözlerle ayaklar yapılmıştı böyle? Kuşun kaygı verici hiç bir şeyi yoktu kesinlikle, beceriksizce bir resimden başka şey değildi bu ama bu kadının kalıbına, kıyafetine kaygılandırıcı bir hal veren de bu kuştu işte. Kemerin zemini açık sarıydı ,aktı hemen hemen. Bitişik odanın loş gibi bir hali vardı.